"İnsan bir garip hayvandır, her şeye alışır, her alışamadığı şeyden korkar. Hatta bazen o kadar korkar ki, ölümü örneğin dünyada en çok fanilikle bilinen ikbalden ayrılmaya bile tercih eder."
Türk Klasiklerini okuma merakım tüm hızıyla devam ederken; bu gece noktaladığım durak olan, edebiyatımızın ustalarından Namık Kemal'in ilk edebi roman olma özelliğini taşıyan eseri "İntibah" hakkında kendi görüşlerimi belirtmek ve kitabı okumayı düşünenler için ön fikir oluşturmak istiyorum. Ciddi spoiler içermeyecek olan bu kısa metnimi okuduğunuz için teşekkür ederim:
Klasik bilgi olarak roman tekniğinin zayıf olması-metin aralarında olay akışının kesilerek bilgi ve ilahi bakış açısıyla verilmiş öğütler içermesinden kaynaklı- göze çarpan ama rahatsız etmeyen bir durum. Olaylar bir önceki cümlemdeki gibi bölünüyor ama konudan kopmanıza izin vermeden geri toparlanıyor. Gençliğini efendilik içinde yaşayan bir beyefendinin değişimini ve yaşadığı akıl almaz sorunları olağan bir olay akışı içerisinde bizlere sunan bu kitapta en dikkatimi çeken noktalardan birisi de: her ne kadar kurguda olsa, dönemini yansıtan bir eser olduğunu düşünmemden dolayı: namussuzluğun ezelden beri var olduğu, bir kadının ne zor şartlarda yaşadığı, ne tür iftiralara kolaylıkla muhatap bırakılabileceği ve ne tür zorluklar içinde bir mal gibi alınıp satılmasına rağmen hâlen sevdiği kişiye canı pahasına bağlı kalabileceği gibi geçmişte ve günümüzde değişmemiş olan bir çok toplumsal gerçeği yüzümüze vurması oldu.
Bu tür romanları okurken bir tür simülasyon olarak düşünmenizi tavsiye ederim. Nasıl yani diyecek olursanız: Olayları bizzat yaşıyormuşçasına kahramanın yerinize kendinizi koyarak...
Neden diye soracak olursanız: Bir çok bireysel ve toplumsal sorunu anlatmaya çalışan klasik eserlerden, olayları bu hislerle yaşarken derin acılar ve mutluluklarla bizzat yüzleşebilirsiniz. Her ne kadar mazoşist bir düşünce de olsa, o dersleri bizzat almış ve tüm olanları yaşamış olarak kitap sayfaları ile birlikte siz de biteceksiniz. Sonuç olarak kitap rafındaki yerine dönerken sizler hayatınıza döneceksiniz. Bir nevi reenkarnasyon yaşayacak ve öldükten sonra daha akıllı ve tecrübeli bir şekilde yeniden doğacaksınız. Bu kitaptan sonraki yeniden doğuşunuzun sizlere bazı dersleri vermesini isterim. Zira son cümlesinden sonra "Son pişmanlık fayda etmez" ana düşüncesini damarlarımıza kadar hissettiren bu kitap. Dönem dönem zorlasa da benim için 2 günde bitebilecek düzeyde akıcı bir kitaptı. İyi okumalar dilerim...
